• "Benim konuk listem seninkinden daha kısa"

Genelde damatlar bu konudan çok yakınırlar çünkü gelinlerin konuk listesi daha kabarık olur, oysa damadın eklemek istediği her arkadaşı gelin tarafından “…lise arkadaşın mı? Ama sen liseyi bitireli 6 yıl oldu!” gibi tepkilerle karşılanır. Çözüm: Bu tür sorunları ve tartışmaları engellemek için ikinizde konuk listenizin sayısını eşit tutun. Özellikle de listeler tamamlanana kadar birbirinizin listesine bakmayın. Aman sakın listesi hakkında yorum yapmayın. Herkes birbirinin seçimlerine saygı duymalıdır.

• "Düğün alıverişine çıkmaktan bıktım artık"

Küçük bir abajur ya da sehpa için bütün gün çarşıları gezdiniz, ikinizin de ayaklarına kara sular indi. Ama siz yorgunluğunuzu hiç hissetmiyorsunuz. Sizin için önemli olan o hayalinizdeki abajuru bulmak. Bir de nişanlınızın halini düşünün; kendi için alışverişe çıkmaktan bile kaçınan nişanlınız, bir abajurun peşinde kilometrelerce yürüyor, tam bu işkence bitecek derken, siz birden fikir değiştiriyorsunuz ve her şey yeniden başlıyor. Çözüm: Eğer nişanlınız alışveriş sözcüğünü duyduğunda ortadan kayboluyorsa alacağınız şey ne olursa olsun siz önceden çıkıp seçenekleri ikiye veya üçe indirin. Sonra da son kararı vermek için birlikte gidin. Böylece işinizi hem daha kısa sürede hem de onu sıkmadan halletmiş olursunuz.

• "Nişanlım eğer onunla aynı fikirde değilsem benden fikir almak istemiyor"

Siz çok karasızsınız, nişanlısınız da size yardım olsun diye fikrini söylüyor ama siz onu da beğenmiyorsunuz. Çözüm: Dürüst olun; gerçekten onun fikrini mi istiyorsunuz yoksa çoktan verdiğiniz kararınızı desteklemesini mi? Bu ikinizin düğünü olacak o yüzden en güzel sonuca ikinizin birlikte katkısıyla ulaşırsınız. Bırakın o da fikirlerini söylesin; belki de ortaya çok hoş şeyler çıkabilir.

• "Sürekli olarak incir çekirdeğini doldurmayacak şeyler yüzünden kavga ediyoruz"

Gelinler her zaman daha ayrıntılı düşünüp, ince planlar yaparlar, damatlarsa kestirmeden gidip bütün işleri bir an önce bitirmekten yanadırlar. Davetiyeler, mönü seçimi, konuk listesi, düğün pastası, vb.. ayrıntılar onlar için çoğu zaman can sıkıntısıdır. Bu konuların onlar için önemi sizinle aynı derecede değildir. Bir erkekten bunu beklemek aslında çok da mantıklı değildir. Düğün detaylarına karar verirken bu konularda gelinle damat arasında birçok tartışma yaşanır. Çözüm: Biraz sakinleşin. O da kendine göre haklı, sonuçta yaptığınız tüm hazırlıklar bir gece için ve o gece birlikte yaşayacağınız hayatın sadece başlangıcı. Unutmayın ki; önemli olan o geceden sonra neler yaşayacağınız... Romantik bir gece planlayın ve sadece ikiniz bu gecenin tadını çıkarın. Ama en azından bu gece düğün hakkında konuşmak kesinlikle yasak! Yalnızca birbirinize konsantre olun!

• "Ailelerimiz her şeye karışıyor"

Ailelerinize düğünüzle ilgili planlarınızdan bahsediyorsunuz ve onlar “Aa sakın öyle yapmayın, kendinizi gülünç duruma mı düşürmek istiyorsunuz? Hayatta olmaz” deyip sonra da “Ama yine de siz bilirsiniz, ne de olsa sizin düğününüz” diyorlar. Ne yaparsınız? Çözüm: Özellikle Türkiye’de, düğünler ailelerin kendilerini göstermeleri, statü ispatı gibi ayrı bir özellik de taşıyor. Maalesef aileler bunun çocuklarının partisi olduğu fikrinden uzaklaşıyorlar. Eğer düğün masraflarını aileler üstlenmiyorsa planlarınızı daha rahat ve üstü kapalı anlatabilirsiniz. Ama eğer onlar ödüyorsa bu onları daha da bir söz sahibi yapar. Anlaşamadığınız konularda konuşup orta yolu bulmayı deneyin. Nişanlınızla müttefik olun, ne de olsa bundan sonra sorunları hep birlikte göğüslemek zorunda kalacaksınız. Biraz alıştırmanın zararı olmaz...

• "Evlilik hazırlıklarına karşı isteksiz olmamı onunla evlenmeye isteksiz olmam olarak yorumluyor"

Her ayrıntıyla onun da sizin gibi hevesle ilgilenmesini istiyorsunuz ama bir noktadan sonra onun bu konudaki isteksizliğini size olan aşkının ölçüsü olarak görmeye başlıyorsunuz. Hemen karar vermeyin… Çözüm: Erkekler sıkılgandır. Özellikle de bazı ayrıntılar onlara gereksiz ve saçma geldiği zamanlarda... Onları zorlayıp üstlerine gitmek işleri daha da çığırından çıkarabilir. Eğer bu konuda şikâyetçiyseniz siz de haklısınız. O da en az sizin kadar sorumluluk almalıdır. Bunun için ona ilgisini çekebileceği konularda sorumluluk verin. Mesela fotoğraflar ya da müzik seçimi gibi…

• "Harcadığımız para bütçeyi aştı"

Siz her şeyin en iyisi olsun istiyorsunuz ama nişanlınız sadece bir gece için bir servet harcamayı çok büyük lüks olarak görüyor. Şimdiden bu kadar borcu nasıl ödeyeceğinizi kara kara düşünüyor. Çözüm: Öncelikle bir gece için yıllarca ödemek zorunda olacağınız borçlara girmeyin. İlk işiniz gerçekçi bir bütçe hazırlamak olsun. Daha önceden bu bütçeye sadık kalmak için söz verin ve sözünüzü tutun. Atalarımız boş yere söylememiş “Ayağını yorganına göre uzat” diye.

• "Nişanlım bekârlığa veda partisi düzenlememi istemiyor"

Belki eskiler böyle bir şey bilmezdi ama son günlerde bekârlığa veda partisi moda oldu. Artık bizim damatlarımız da yapmak istiyor. Ne de olsa bizim kına gecemiz de bekârlığa veda partisi gibi bir şey, ama erkekler bunu kendi arkadaşlarıyla yaşayamıyorlar. Çözüm: Eğer onun bekârlığa veda partisi yapması sizi rahatsız ediyorsa, aranızda bir güven problemi var demektir. Ona bir gece güvenemeyecekseniz hayatınızın geri kalan gecelerinde nasıl güveneceksiniz? Bu aşamaya geldiğiniz bir erkeği zaten çok iyi tanıyor olmanız gerekir; o yüzden kötü düşünceleri kafanızdan atıp ona güvendiğinizi ve partisinde çok eğlenmesini söyleyin. Emin olun özgürlüğüne saygı duyduğunuz için sizi daha çok takdir edecek ve aşkı kabaracaktır.

• "Ben sade bir düğün istiyorum, bir sirk değil!

Ne yazık ki bu konu çiftler arasında büyük sorun olabilir. Damatlar gelinler kadar şaşaayı sevmezler. Onlar genelde daha sade ve özellikle de daha küçük bütçeden yanadırlarJ O kadar detay, seçim onları sıkabilir. Ama siz çoktan o geceyi kafanızda planlayıp her detayla ilgili hayallere dalmışınızdır bile... Çözüm: Eğer konuşup bir çözüme ulaşamıyorsanız ortada buluşmayı deneyin. İki tarafta karşılıklı bazı isteklerinden vazgeçerse uzlaşma sağlanabilir. Önemli olan o gece sizin mutluluğunuzu kutlamanız, ayrıntılara takılıp kalmayın. Birbirinizin istek ve görüşlerine saygılı olun.

• "Ne kadar uğraşsam takdir görmüyorum"

Eğer nişanlınız gerçekten size yardımcı olup, üstünüzden büyük bir yükü alıyorsa şanlısınız demektir. Ama eğer etrafa her şeyle kendiniz ilgilenip, seçiyormuş gibi davranırsanız bu nişanlınızı kırabilir. O siz yorulmayın diye çaba gösterirken sizin bunu takdir etmemeniz çok yanlış olur. Çözüm: Arkadaşlarınızın yanında onun desteğinden ve yaptığı işlerden bahsedin, yalnızken onun ne kadar zevkli olduğunu ve size ne kadar yardımcı olduğunu söylemeyi ihmal etmeyin. Ayrıca halinize şükür edin; sizin yerinizde olmak için can atan birçok gelin var!